Şeyh Abdullâh el-Hıcâzî el-Halebî (Kuddise Sirruhû) şöyle demiştir:
"Bir çok şeyhimizden, eşi-benzeri bulunmayan ve tesiri çok acayip olan
beş ayet-i kerime rivayet etmişizdir ki bunların herbirinde on kaf harfi
mevcut olup cümlesi elli kaf harfine müştemildir. Kur'ân-ı Kerîm'de
bunların dışında böylesi yoktur.
Bu ayat-ı şerife; Bakara Sûresi'nin
246, Âl-i İmrân Sûresi'nin 181, Nisâ Sûresi'nin 77, Mâide Sûresi'nin 27
ve Ra'd Sûresi'nin 16. ayet-i kerimeleridir.
2. Bakara suresi, 246. ayet
Musa'dan sonra İsrailoğullarının
meleleri, Nebi'lerine: "Bize bir komutan tayin et de Allah yolunda
savaşalım" demişlerdi. O: "Ya savaş üzerinize yazılır da savaşmazsanız?"
dedi. Onlar: "Yurdumuzdan çıkarılıp çocuklarımızdan koparılmışken,
niçin Allah yolunda savaşmayalım?" dediler. Fakat üzerlerine savaş
yazılınca da içlerinden pek azı hariç, yüz çevirdiler. Allah, zalimleri
çok iyi bilir.
اَلَمْ تَرَ
اِلَى الْمَلَأِ مِنْ بَن۪ٓي اِسْرَٓائ۪لَ مِنْ بَعْدِ مُوسٰىۢ اِذْ
قَالُوا لِنَبِيٍّ لَهُمُ ابْعَثْ لَنَا مَلِكاً نُقَاتِلْ ف۪ي سَب۪يلِ
اللّٰهِۜ قَالَ هَلْ عَسَيْتُمْ اِنْ كُتِبَ عَلَيْكُمُ الْقِتَالُ اَلَّا
تُقَاتِلُواۜ قَالُوا وَمَا لَـنَٓا اَلَّا نُقَاتِلَ ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ
وَقَدْ اُخْرِجْنَا مِنْ دِيَارِنَا وَاَبْنَٓائِنَاۜ فَلَمَّا كُتِبَ
عَلَيْهِمُ الْقِتَالُ تَوَلَّوْا اِلَّا قَل۪يلاً مِنْهُمْۜ وَاللّٰهُ
عَل۪يمٌ بِالظَّالِم۪ينَ
E lem
tera ilel melei min beni israile min ba'di musa, iz kalu li nebiyyin
lehumub'as lena meliken nukatil fi sebilillah, kale hel aseytum in
kutibe aleykumul kıtalu ella tukatil, kalu ve ma lena ella nukatile fi
sebilillahi ve kad uhricna min diyarina ve ebnaina fe lemma kutibe
aleyhimul kıtalu tevellev illa kalilen minhum vallahu alimun biz
zalimin.
---------------------------------------------------------
3. Ali İmran suresi, 181. ayet
"Allah fakirdir, biz zenginiz."
diyenlerin sözünü, Allah elbette işitmiştir. Hem bu söylediklerini hem
de haksız yere Nebileri öldürmelerini yazacağız. Ve onlara, "Yakıcı
azabı tadın!" diyeceğiz.
لَقَدْ
سَمِـعَ اللّٰهُ قَوْلَ الَّذ۪ينَ قَالُٓوا اِنَّ اللّٰهَ فَق۪يرٌ
وَنَحْنُ اَغْنِيَٓاءُۢ سَنَكْتُبُ مَا قَالُوا وَقَتْلَهُمُ
الْاَنْبِيَٓاءَ بِغَيْرِ حَقٍّۙ وَنَقُولُ ذُوقُوا عَذَابَ الْحَر۪يقِ
Lekad
semiallahu kavlellezine kalu innallahe fakirun ve nahnu agniyau se
nektubu ma kalu ve katlehumul enbiyae bi gayri hakkın, ve nekulu zuku
azabel harik.
--------------------------------------------------------------
4. Nisa suresi, 77. ayet
Kendilerine, ellerinizi çekin,
salatı ikame edin, zekatı yapın denilen kimseleri görmedin mi?
Üzerlerine savaş yazılınca, içlerinden bir kısmı Allah'ın haşyeti gibi,
hatta daha fazla insanlara haşyet duyarlar. Ve "Ey Rabb'imiz! Neden
üzerimize savaş yazdın, bizi yakın bir zamana kadar erteleseydin ya?"
dediler. De ki: "Dünya geçimliği önemsizdir. Ahiret, takva sahibi
kimseler için daha hayırlıdır. Ve hurma çekirdeğinin içindeki lif kadar
size haksızlık yapılmaz."
اَلَمْ
تَرَ اِلَى الَّذ۪ينَ ق۪يلَ لَهُمْ كُفُّٓوا اَيْدِيَكُمْ وَاَق۪يمُوا
الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَۚ فَلَمَّا كُتِبَ عَلَيْهِمُ الْقِتَالُ
اِذَا فَر۪يقٌ مِنْهُمْ يَخْشَوْنَ النَّاسَ كَخَشْيَةِ اللّٰهِ اَوْ
اَشَدَّ خَشْيَةًۚ وَقَالُوا رَبَّنَا لِمَ كَتَبْتَ عَلَيْنَا الْقِتَالَۚ
لَوْلَٓا اَخَّرْتَنَٓا اِلٰٓى اَجَلٍ قَر۪يبٍۜ قُلْ مَتَاعُ الدُّنْيَا
قَل۪يلٌۚ وَالْاٰخِرَةُ خَيْرٌ لِمَنِ اتَّقٰى وَلَا تُظْلَمُونَ فَت۪يلاً
E
lem tera ilallezine kile lehum kuffu eydiyekum, ve ekimus salate ve
atuz zekat, fe lemma kutibe aleyhimul kıtalu iza ferikun minhum
yahşevnen nase ke haşyetillahi ev eşedde haşyeh, ve kalu rabbena lime
ketebte aleynal kıtal, lev la ahhartena ila ecelin karib. Kul metaud
dunya kalil, vel ahıratu hayrun li menitteka ve la tuzlemune fetila.
--------------------------------------------------------
5. Maide suresi, 27. ayet
Onlara, iki adem oğlunun gerçek
öyküsünü anlat: İkisi de birer sunu sundular. Birisininki kabul olundu,
diğerininki ise kabul olunmadı. Dedi ki: "Yemin olsun seni öldüreceğim."
Dedi ki: "Allah, yalnız takva sahiplerinden kabul eder."
وَاتْلُ
عَلَيْهِمْ نَبَاَ ابْنَيْ اٰدَمَ بِالْحَقِّۢ اِذْ قَرَّبَا قُرْبَاناً
فَتُقُبِّلَ مِنْ اَحَدِهِمَا وَلَمْ يُتَقَبَّلْ مِنَ الْاٰخَرِۜ قَالَ
لَاَقْتُلَنَّكَۜ قَالَ اِنَّمَا يَتَقَبَّلُ اللّٰهُ مِنَ الْمُتَّق۪ينَ
Vetlu
aleyhim nebeebney ademe bil hakkı iz karreba kurbanen fe tukubbile min
ehadihima ve lem yutekabbel minel ahar kale le aktulennek kale innema
yetekabbelullahu minel muttekin.
------------------------------------------------------------
13. Rad suresi, 16. ayet
De ki: "Göklerin ve yerin Rabb'i
kimdir?" De ki: "Allah'tır! O'nun yanı sıra, kendileri için yarar da
zarar da sağlamaya güç yetiremeyenleri veliler mi edindiniz?" De ki:
"Hiç gören ile kör bir olur mu? Ya da karanlıkla aydınlık bir midir?"
Yoksa Allah'a, O'nun yaratması gibi yaratması olan ortaklar mı buldular
da bu yaratma, kendilerince birbirine mi benzeşti? De ki: "Allah her
şeyin yaratıcısıdır. O, Eşsiz ve Benzersiz Bir Olan'dır, Varlığın
Üzerinde Mutlak Egemen'dir."
قُلْ
مَنْ رَبُّ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ قُلِ اللّٰهُۜ قُلْ
اَفَاتَّخَذْتُمْ مِنْ دُونِه۪ٓ اَوْلِيَٓاءَ لَا يَمْلِكُونَ
لِاَنْفُسِهِمْ نَفْعاً وَلَا ضَراًّۜ قُلْ هَلْ يَسْتَوِي الْاَعْمٰى
وَالْبَص۪يرُۙ اَمْ هَلْ تَسْتَوِي الظُّلُمَاتُ وَالنُّورُۚ اَمْ
جَعَلُوا لِلّٰهِ شُرَكَٓاءَ خَلَقُوا كَخَلْقِه۪ فَتَشَابَهَ الْخَلْقُ
عَلَيْهِمْۜ قُلِ اللّٰهُ خَالِقُ كُلِّ شَيْءٍ وَهُوَ الْوَاحِدُ
الْقَهَّارُ
Kul men rabbus
semavati vel ard, kulillah, kul e fettehaztum min dunihi evliyae la
yemlikune li enfusihim nef'an ve la darra, kul hel yestevil a'ma vel
basiru em hel testeviz zulumatu ven nur, em cealu lillahi şurekae halaku
ke halkıhi fe teşabehel halku aleyhim, kulillahu haliku kulli şey'in ve
huvel vahidul kahhar.
-----------------------------------------------------------
Bu ayat-ı şerife;
her gün mümkünse on kere okunur, değilse bir kere okunur. Her birinin
başında Eûzü-besmele çekilir, daha sonra (her birinde kaf harfi bulunan)
bu (on) esma-i şerife her gün on kere yahut bir kere okunur. Peşinde
okunacak on esma-i şerife şunlardır:
"يَا قَاهِرُ يَا قِادِرُ يَا
قَوِيُّ يَا قَيُّومُ يَا قَابِضُ يَا قُدُّوسُ يَا قَائِمُ يَا قَرِيبُ
يَا قَابِلَ التَّوْبِ يَا مُقْتَدِرُ!".
Yûsuf en-Nebhânî (Kuddise
Sirruhû) "Müferricü'l-kürûb" isimli eserindeki virdler içerisinde 127.
rakamda bu ayet-i kerimeleri zikretmiş ve faziletlerinin bazı sahabeden
ve diğer meşayihtan nakledildiğini bildirmiştir.
[Abdullâh el-Hıcâzî
el-Halebî, Hallü'l-'ıkâl, sh:7; Nebhânî, Müferricü'l-kürûb no:127,
sh:98]
Kaynak : Cübbeli Ahmet Hoca Efendi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder