(SIKINTIDA OLAN KARDEŞLERİMİZ İSTİFADE ETSİNLER İNŞALLAH)
Peygamber efendimizin, s.a.v. cinlerin zararlarından Müslümanları
korumak için Hazret-i Ali'ye r.a. yazdırdığı bir mektuptur. Üzerinde
taşıyana ve evinde bulundurana o mahluklar zarar veremez.
Rahman ve Rahim olan Allah 'ın adıyla
Alemlerin Rabbi olan Allah'ın Resulü Muhammedin hayır dışında birşey için evlere
gelen tüm ziyaretcilere , sakinlere ve salihlere fermanıdır !
Ya Rahman ! bize ve size geniş haklar tanınmıştır.
Eğer sen cok tutkun bir aşık veya izinsiz giren bir facir yada hakkı arayan bir kişi
yahut iptale çalışan biriysen , işte Allah'ın bu Kitabı gercekten bize ve size karsı
hakkı konuşmaktadır.
'' Biz yaptıklarınızı şüphesiz bir bir kaydediyorduk. '' casiye suresi 29
'' Elçilerimiz yapmakta olduğunuz hileleri yazmaktadır '' yunus suresi 21
Artık bu fermanın sahibini terk edin ve puta tapanlarla , Allah 'dan başka bir ilahın
var olduğunu iddia edenlere gidin !
'' O 'ndan başka hiçbir ilah yoktur. O'nun Zat'ından başka herşey yok olacaktır .
Hüküm O'nundur ve siz ancak O'na döndürüleceksiniz '' Kassa suresi 88
Mağlup olacaklardır !...Ha , Mim ! '' yardım görmeyeceklerdir! ''
Ayn ,Sin ,Kaf . '' Allah'ın düşmanları dagıldı ve Allah'ın hucceti ( hedefine ) ulaştı.
güç ve kuvvet ancak yüce ve büyük olan Allah iledir.
'' onlara karşı Allah sana yetecektir.O , ziyade işitendir , hakkıyla bilendir '' bakara 137
Eshab-ı kiramdan Ebu Dücane hazretleri anlatır:
Yatıyordum. Değirmen sesi gibi ve ağaç yapraklarının sesi gibi, ses
duydum ve şimşek gibi, parıltı gördüm. Başımı kaldırdım. Odanın
ortasında, siyah bir şey yükseldiğini gördüm. Elimle yokladım. Kirpi
derisi gibi idi. Yüzüme, kıvılcım gibi şeyler atmaya başladı. Hemen
Resulullaha gidip, anlattım. Buyurdu ki: (Ya Eba Dücane, Allahü teâlâ,
evine hayır ve bereket versin!)
Kalem ve kağıt istedi. Hazret-i
Ali'ye bir mektup yazdırdı. Mektubu alıp, eve götürdüm. Başımın altına
koyup, uyudum. Feryat eden bir ses, beni uyandırdı. Diyordu ki: (Ya Eba
Dücane, bu mektupla bizi yaktın. Senin sahibin, bizden elbette çok
yüksektir. Bu mektubu bizim karşımızdan kaldırmaktan başka, bizim için
kurtuluş yoktur. Artık, senin ve komşularının evine gelemeyeceğiz. Bu
mektubun bulunduğu yerlere gelemeyiz.)
Ona dedim ki, sahibimden
izin almadıkça bu mektubu kaldırmam. Cin ağlamasından, feryadından, o
gece, bana çok uzun geldi. Sabah namazını, mescitte kıldıktan sonra,
cinnin sözlerini anlattım. Resulullah efendimiz buyurdu ki:
(O mektubu kaldır. Yoksa, mektubun acısını, kıyamete kadar çekerler.) [Delail-ün-nübüvve, Tezkire-i Kurtubi]"
Kaynak : Alıntı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder