6 Ocak 2020 Pazartesi

ESMÂULLÂHİ'L-HÜSNÂ HAVÂSSI (ONUNCU İSM-İ ŞERİF) el-Cebbâr (C.C.)

el-Cebbâr (C.C.)
ESMÂULLÂHİ'L-HÜSNÂ HAVÂSSI (ONUNCU İSM-İ ŞERİF)
اَلْجَبَّارُ
"el-Cebbâr"
el-Cebbâr, Yüce Rabbimizin "Her şeye boyun eğdiren; istediğini yaptıran azamet ve kudret sahibi; kırılanları onaran, eksikleri tamamlayan, dilediğini zorla yaptırmaya muktedir olan; kendisine erişilmez, el uzatılmaz, azametli, büyük, yüce" manalarına gelen ism-i şerifidir.

BU İSM-İ ŞERÎFİN HAVÂSSI
1. Her kim müssebe'at-ı aşrı zikrettikten sonra bu ism-i şerifi sabah-akşam yirmi bir kere ya da iki yüz on altı kere okursa seferde veya evinde her nerede bulunursa bulunsun zorba-zalim ve haddi aşan iftiracıların şerrinden korunur.
Müsebbe'at-ı aşr: Fâtiha-ı Şerife, Nâs ve Felak Sureleri, İhlâs-ı Şerif, Kul yâ eyyühe'l-kâfirûn, Âyete'l-Kürsî ve şu duadır ki bunların her biri güneş doğmadan ve batmadan önce yedi kere okunur: "Sübhânallâhi ve'l-hamdülillâhi ve lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekberu, allâhümme salli ve sellim 'alâ seyyidinâ Muhammedin ve 'alâ âlihî ve eshâbihî ve 'alâ sâiri'l-enbiyâi ve'l-mürselîne, allâhümmeğfir lî ve li vâlideyye ve li cemî'i'l-mü'minîne ve'l-mü'minâti ve'l-müslimîne ve'l-müslimâti, el-ehyâi minhüm ve'l-emvâti bi rahmetike yâ erhame'r-râhimîne. Allâhümmef'al bî ve bihim 'âcilen ve âcilen fi'd-dünyâ ve'd-dîni ve'l-â(kh)irati mâ ente lehû ehlün ve lâ tef'al binâ ve bihim yâ mevlânâ mâ nehnü lehû ehlün, inneke ğafûrun halîmün cevâdün kerîmün raûfün rahîm"
سُبْحَانَ اللهِ وَ الْحَمْدُ للهِ وَ لَا إِلَهَ إٍلَّا اللهُ وَ اللهُ أَكْبَرُ، اَللَّهُمَّ صَلِّ وَ سَلِّمْ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلَى آلِهِ وَ أَصْحَابِهِ وَ عَلَى سَائِرِ الْأَنْبِيَاءِ وَ الْمُرْسَلِينَ، اَللَّهُمَّ اغْفِرْ لِى وَلِوَالِدَيَّ وَ لِجَمِيعِ الْمُؤْمِنِينَ وَ الْمُؤْمِنَاتِ وَ الْمُسْلِمِينَ وَ الْمُسْلِمَاتِ، اَلْأَحْيَاءِ مِنْهُمْ وَ الْأَمْوَاتِ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ. اَللهُمَّ افْعَلْ بِى وَ بِهِمْ عَاجِلًا وَ آجِلًا فِى الدُّنْيَا وَ الدِّينِ وَ الْآخِرَةِ مَا أَنْتَ لَهُ أَهْلٌ وَ لَا تَفْعَلْ بِنَا وَ بِهِمْ يَا مَوْلَانَا مَا نَحْنُ لَهُ أَهْلٌ، إِنَّكَ غَفُورٌ حَلِيمٌ جَوَادٌ كَرِيمٌ رَوُؤفٌ رَحِيمٌ

2. Bu ism-i şerifi seferde veya evdeyken kırk bir kere okuyan kişi zalimlerin şerrinden korunur.

3. Her kim bu ism-i şerifi her gün yirmi bir kere okursa Allâh-u Te'âlâ onu her zalimin şerrinden emin kılar, hapisteki birisi okursa Allâh-u Te'âlâ'nın izniyle hapisten kurtulur, eğer üzüntülü kişi okursa üzüntüsü zail olur.

4. Bu ism-i şerifi zikretmeye devam eden kişiye bakanlar kendisini çok heybetli görür ve hiç kimse kendisine hakaretle bakmaya güç yetiremez.
5. Bu ism-i şerifi her gün ya da her farz namazın peşine iki yüz otuz yedi kere okuyana hiçbir zalim güç yetiremez, eğer evvelce bu kişiye zulmetmişse ondan intikam alınır.
6. Bir zalimin zulmüne ve bir düşmanın şerrine duçar olan kimse bu ism-i şerifi 42.436 kere okuduktan sonra (kırmızı işaretli yerde o kişinin ismini zikrederek):
"Allâhümme innî es'elüke bismike'l-cebbâri inne (isim zikredilir) 'abdeke âzânî ve tecebbera 'aleyye ve ente cebbâru's-semâvâti ve'l-erdi es'elüke en tecbürahû ve tekherahû bi'l-mehabbeti ve'l-meveddeti lî yâ Cebbâru yâ Allâh"
اَللَّهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ بِاسْمِكَ الْجَبَّارِ إِنَّ ... عَبْدَكَ آذَانِي وَ تَجَبَّرَ عَلَيَّ وَ أَنْتَ جَبَّارُ السَّمَاوَاتِ وَ الْأَرْضِ أَسْأَلُكَ أَنْ تَجْبُرَهُ وَ تَقْهَرَهُ بِالْمَحَبَّةِ وَ الْمَوَدَّةِ لِي يَا جَبَّارُ يَا اَللهُ
duasını okur ve ardından:
هُوَ اللّٰهُ الَّذِي لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَۚ عَالِمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِۚ هُوَ الرَّحْمٰنُ الرَّحِيمُ ﴿٢٢﴾
ayet-i kerimesini okursa biiznillâhi Te'âlâ o zalimin şerrinden kurtulur.

 [İmâm-ı Zerrûk, Şerhu Esmâillâhi'l-hüsnâ, sh:41; Yûsuf ibni İbrâhim, Kazâu'l-hâcât, sh:22; Şeyh Mâu'l-'Ayneyn, Fâtiku'r-ratk alâ Râtikı'l-fetk, sh:321; Muhammed Şebrâvî, Fevâidü'l 'ızzi'l-esnâ fi şerhi esmâillâhi'l-hüsnâ, sh:17-18; Seyyid Süleymân el-Hüseynî, Kenzü'l-havâs, sh:62]

El-Cebbar semasının ebced değeri, zikir sayısı, zikir günü ve zikir sayısı 
Ebced değeri ve zikir sayısı ; 206
Zikir günü ; Salı.
Zikir saati ; Merih (Sabah güneş doğarken ve ikindi namazı sonrası. Gece okumalarında tam gece yarısı.)
Vücut haritasındaki yeri (Zikri hangi organa iyi gelir) : Sol göğüs, Akciğer, Omurga, atardamarlar ve guatr.
Gezegeni : Mars.
Hangi burç üzerinde etkili : Koç.

El-Cebbar İsm-i şerifi geçen Kur’an ayetleri :

Mâide Suresi 22. Ayet: Dediler ki, “Ey Mûsâ! Şüphesiz orada zorba bir kavim var. Muhakkak ki biz, onlar oradan çıkıncaya kadar asla oraya girmeyiz. Eğer oradan çıkarlarsa, o zaman elbette biz oraya gireriz.”
Hûd Suresi 59. Ayet: Ve işte Ad kavmi, Rab’lerinin âyetlerini bilerek inkâr ettiler ve O’nun resûllerine asi oldular (isyan ettiler). Ve azgın zorbaların hepsinin emrine tâbî oldular.
İbrâhîm Suresi 15. Ayet: Ve (Resûller) fetih istediler ve bütün zorba inatçılar kaybettiler.
Meryem Suresi 14. Ayet: Anne ve babasına karşı birr sahibiydi. Ve o, asi, cebbar değildi.
Meryem Suresi 32. Ayet: Ve anneme karşı birr sahibi olmayı (emretti). Ve beni, cebbar (zorba) şâkî kılmadı (yapmadı).
Şuarâ Suresi 130. Ayet: Ve yakaladığınız zaman cebirle (zorbalıkla) yakaladınız (zulmettiniz).
Kasas Suresi 19. Ayet: Böylece ikisinin de düşmanı olan adamı yakalamak istediği zaman: “Ey Musa! Dün öldürdüğün kişi gibi beni de öldürmek mi istiyorsun? Eğer (öldürmek) istiyorsan, o taktirde sen yeryüzünde sadece bir zorba olursun. Ve sen, barıştıranlardan olmak istemiyorsun.” dedi.
Mu’min Suresi 35. Ayet: Onlar kendilerine bir sultan (bir delil) gelmediği halde, Allah’ın âyetleri hakkında mücâdele ederler. Gadap, Allah’ın ve âmenû olanların (Allah’a ulaşmayı dileyenlerin) indinde büyük oldu. Allah bütün zorba mütekebbirlerin kalbinin üzerini işte böyle tabeder (açılmamak üzere mühürler).
Kaf Suresi 45. Ayet: Onların ne söylediklerini, en iyi Biz biliriz. Ve sen onların üzerine, cabbar (zorlayıcı) değilsin. Öyleyse Benim vaadimden (vaadettiğim cezadan, azaptan) korkanları Kur’ân ile ikaz et.
Haşr Suresi 23. Ayet: O Allah ki; O’ndan başka İlâh yoktur, Melik’tir (hükümrandır), Kuddüs’tür (mukaddestir), Selâm’dır (selâmete erdirendir), Mü’mindir (emniyet verendir), Müheymin’dir (koruyup gözetendir), Azîz’dir (yücedir), Cabbar’dır (cebredendir), Mütekebbir’dir (pek büyük olandır). Allah, şirk koşulan şeylerden münezzehtir (uzaktır).


Kaynak : Alıntı 

1 yorum:

  1. Bismillahirrahmanirrahim merhaba,sitenizi çok seviyorum çok faydalı bilgiler yayınlıyorsunuz,ALLAHU TEÂLÂ bu siteyi kuranlardan ve bu sitede faydalı ilimleri paylaşan bütün kullarından sonsuza kadar razı olsun Âllahümme Âmin ecmain
    Bismillahirrahmanirrahim

    YanıtlaSil