8 Ocak 2020 Çarşamba

Vâkı‘a Sûresini Rufâî Hazretleri’nin Şu Duâsıyla Birlikte Okuyan Parayı Koyacak Yer Bulamaz!


Vâkı‘a Sûresini Rufâî Hazretleri’nin Şu Duâsıyla Birlikte Okuyan Parayı Koyacak Yer Bulamaz!






Vâkı‘a Sûresini Rufâî Hazretleri’nin Şu Duâsıyla Birlikte Okuyan Parayı Koyacak Yer Bulamaz!

Vâkı‘a Sûresini Rufâî Hazretleri’nin Şu Duâsıyla Birlikte Okuyan Parayı Koyacak Yer Bulamaz!

Vâkı‘a Sûresini Rufâî Hazretleri’nin Şu Duâsıyla Birlikte Okuyan Parayı Koyacak Yer Bulamaz!

Bol Rızıklara Nâil Olmak İçin Vâkı‘a Okumak

1) Bu sûre-i celîleyi her sabah namazından önce okumaya devâm eden kişi aslâ fakir olmaz. (‘Abdullâh ibnü Es‘ad el-Yâfi‘î, ed-Dürrü’n-nazîm fî havâssi’l-Kur’âni’l-‘Azîm, sh:102)

2) Bu sûre-i şerîfeyi sabah akşam okumaya devâm eden kişi açlık, susuzluk çekmez, korkacağı bir duruma düşmez ve aslâ fakir olmaz. (‘Abdullâh ibnü Es‘ad el-Yâfi‘î, ed-Dürrü’n-nazîm fî havâssi’l-Kur’âni’l-‘Azîm, sh:102)

3) Her kim bir oturuşta Vâkı‘a Sûresi’ni 41 kere okursa, o kişinin rızık talebi başta olmak üzere birçok isteği gerçekleşir. (Ahmed ed-Diyerbî, el-Mücerrabât, sh:17; Muhammed Hakkı en-Nâzillî, Hazînetü’l-esrâr, sh:167; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/66)

4) Peş peşe 40 gün boyunca her gün bu sûre-i celîleyi 40 kere okuyan kişi aslâ fakirlik çekmez. Allâh-u Te‘âlâ o kişiye yorulmadan ve haramlara karışmadan bol bol helâl rızıklar ihsân eder. Bu fazîletli amel sâdece ehline öğretilmelidir, zîrâ bunda İsm-i Âzam vardır. (Muhammed Hakkı en-Nâzillî, Hazînetü’l-esrâr ve celîletü’l-ezkâr, sh:167)

5) İmâm-ı Ahmed er-Rifâ‘î (Kuddise Sirruhû)nun bu sûre-i celîleden sonra şu duâyı okuduğu nakledilmektedir ki rızıkların celbi için bu duâyı okumak çok faydalıdır. 

 

Dua şöyledir:

«اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلِّمْ، اَللّٰهُمَّ إِنّ۪ي أَسْأَلُكَ بِمَعَاقِدِ الْعِزِّ مِنْ عَرْشِكَ وَبِمُنْتَهَى الرَّحْمَةِ مِنْ كِتَابِكَ وَبِاسْمِكَ الْعَظ۪يمِ وَبِاسْمِكَ الْأَعْلٰى وَبِكَلِمَاتِكَ التَّامَّاتِ الَّت۪ي لَا يُجَاوِزُهُنَّ بَرٌّ وَلَا فَاجِرٌ، وَبِإِشْرَاقِ وَجْهِكَ أَنْ تُصَلِّيَ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَاٰلِهِ وَصَحْبِهِ وَتُسَلِّمَ، وَأَنْ تُعْطِيَن۪ي رِزْقًا حَلَالًا طَيِّبًا، يَا طَالِبًا غَيْرَ مَطْلُوبٍ! وَيَا غَالِبًا غَيْرَ مَغْلُوبٍ! يَا وَاسِعَ الْمَغْفِرَةِ! يَا رَزَّاقَ الثَّقَلَيْنِ! وَيَا خَيْرَ النَّاصِر۪ينَ! اَللّٰهُمَّ إِنْ كَانَ رِزْق۪ي فِي السَّمَاءِ فَأَنْزِلْهُ، وَإِنْ كَانَ فِي الْأَرْضِ فَأَخْرِجْهُ، وَإِنْ كَانَ بَع۪يدًا فَقَرِّبْهُ، وَإِنْ كَانَ عَس۪يرًا فَيَسِّرْهُ، وَإِنْ كَانَ قَل۪يلًا فَكَثِّرْهُ، وَإِنْ كَانَ كَث۪يرًا فَبَارِكْ ل۪ي ف۪يهِ، اَللّٰهُمَّ اجْعَلْ يَدَيَّ الْعُلْيَا بِالْإِعْطَاءِ وَلَا تَجْعَلْ يَدَيَّ السُّفْلٰى بِالْاِسْتِعْطَاءِ، يَا فَتَّاحُ! يَا رَزَّاقُ! يَا كَر۪يمُ! يَا عَل۪يمُ! اَللّٰهُمَّ سَخِّرْ ل۪ي رِزْق۪ي، وَاعْصِمْن۪ي مِنَ الْحِرْصِ وَالتَّعَبِ ف۪ي طَلَبِهِ، وَمِنَ التَّدْب۪يرِ وَالْح۪يلَةِ ف۪ي تَحْص۪يلِهِ، وَمِنَ الشُّحِّ وَالْبُخْلِ بَعْدَ حُصُولِهِ، اَللّٰهُمَّ تَوَلَّ أَمْر۪ي بِذَاتِكَ وَلَا تَكِلْن۪ي إِلٰى نَفْس۪ي طَرْفَةَ عَيْنٍ وَلَا أَقَلَّ مِنْ ذٰلِكَ، وَاهْدِن۪ي إِلٰى صِرَاطِكَ الْمُسْتَق۪يمِ؛ صِرَاطِ اللّٰهِ الَّذ۪ي لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ، أَلَا إِلَى اللِّٰه تَص۪يرُ الْأُمُورُ، وَصَلَّى اللّٰهُ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِهِ وَصَحْبِهِ أَجْمَع۪ينَ وَسَلَامٌ عَلَى الْمُرْسَل۪ينَ وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ.»

 

 

“Ey Allâh! Efendimiz Muhammed’e, Ehl-i Beyti’ne ve sahâbesine salât-ü selâm eyle.

Ey Allâh! Arşın’ı aziz kılan (ve ‘Büyük Arş’, ‘Keremli Arş’ diye vasfetmene vesîle olan Zâtın’a has özel tecellîler ve üstün) sebepler hürmetine, Kitabın’dan rahmetin nihâyeti(ni ve kullarına lütuflarını ifâde eden, okuyanına rahmetini kazandıran en ümitli âyetler) bahşına, büyük ismin, en yüce adın, iyi ya da kötü kimsenin kendilerini aşamayacağı o tastamam (noksanlıktan münezzeh, bereketli ve tesirli âyetlerin ve) kelimelerin hürmetine ve Zâtın’ın nûru bahşına Senden; Efendimiz Muhammed’e, Ehl-i Beyti’ne ve sahâbesine salât-ü selâm eylemeni ve bana helâl ve tertemiz rızık ihsân etmeni dilerim.

Ey (istediğinin) peşine düşen, Kendisinin peşine düşülemeyen! Ey hiç yenilmeyen Ğâlib! Ey affı geniş olan! Ey insanları ve cinleri bolca rızıklandıran! Ey yardım edenlerin en hayırlısı! Ey Allâh! Rızkım gökteyse onu indir, yerdeyse onu çıkar, uzaksa yakın et, (ulaşımı) zorsa kolay et, azsa çok et, çoksa benim için bereketli kıl. Ey Allâh! Ellerimi (muhtaçlara) verme(ye muvaffak etme)k ile üstte (olan ellerden) eyle. (İnsanlara muhtâc olup onlardan) istetmekle ellerimi aşağıda (olan ellerden) eyleme. Ey (kullarına rızık kapılarını açan) Fettâh! Ey (bolca rızıklandıran) Rezzâk! Ey (mahlûkātına nîmetlerini ikrâm eden) Kerîm! Ey (her şeyi bilen) Alîm!

Ey Allâh! Benim için rızkımı müsehhar (kolaylaştırılmış) kıl. O rızkın talebi husûsunda beni hırstan ve yorgunluktan, onu elde etmekte (Sana karşı tevekkülü elden bırakıp da) tedbir ve çâre(lere teşebbüs)den, o rızkı elde ettikten sonra da cimrilikten ve pintilikten beni koru.

Ey Allâh! İşlerimi bi’z-Zât Sen üstlen, göz açıp kapayınca-ya kadar, ondan daha az bir vakit dahî beni nefsime bırakma. Beni dosdoğru yoluna ulaştır; O Allâh’ın yoluna ki; göklerde olanlar da, yerde bulunanlar da sâdece O’na âittir. Âgâh olun ki bütün işler ancak Allâh’a dönecektir. Allâh-u Te‘âlâ Efendimiz Muhammed’e, Ehl-i Beyti’ne ve sahâbesinin tümüne salât eylesin. Selâm bütün peygamberlerin üzerine olsun. Bütün hamdler de Allâh’a mahsustur.” (Muhammed Ebü’l-Hüdâ er-Rifâ‘î es-Sayyâdî, Kılâdetü’l-cevâhir fî zikri’l-ğavsi’r-Rifâ‘î, sh:247; es-Seyyid İbrâhîm er-Rifâ‘î, es-Seyru ve’l-mesâ‘î, 15.hızb, sh:255-256, -el-Burhânu’l-müeyyed zeylinde-, Nâsıruddîn ‘Abdüllatîf, el-İfâzatü’l-kübrâ, rakam:32, sh:127; Parantez içi mânâlar için bkz.: es-Sehâvî, el-Kavlü’l-bedî‘, 1/229)

* Not: ilgili duâyı yeni çıkan Yasîn Cüzü kitabının 150-151-152'inci sayfalarında bulabilirsiniz!

 Cübbeli Ahmet Hoca Resmi Sitesi

 

 Vakıa Suresi

 

Vakıa Suresi, Kur'ân-ı Kerîm'in elli altıncı suresidir. İniş sırasına göre ise kırk altıncı sure olma özelliğini taşır. Adını ilk ayette yer alan ''elVakıa'' kelimesinden almıştır. Vakıa kelime olarak gerçekleşen ve meydana gelen olay anlamını taşır. Müslüman alemi için mühim bir yere sahip olan sure temel olarak, kıyametin kopması ve insanların amellerine göre içinde bulunacağı gruplar anlatılmıştır. Vakıa Suresi okumanın faziletleri ve faydaları ile ilgili bazı tefsir kaynaklarında önemli bilgiler bulunmaktadır. Vakıa Suresi okunuşu, dinle, anlamı, meali ve faziletleri ile ilgili ayrıntılı bilgilere bu başlık altından ulaşabilirsiniz. İşte Vakıa Suresi Arapça Türkçe okunuşu ve anlamı!

Vakıa Suresi Konusu

Vakıa Suresi 96 ayettir. Mekke devrinde inen surede çok önemli bilgiler yer almaktadır. Herkesin bilmesi gereken konulara dikkat çekilmiştir. Sure, kıyamet gününün gerçekliğinden asla kuşku duyulmaması gerektiği uyarısı ile başlamaktadır. Kur'an-ı Kerim'in Allah (C.C) tarafından indirildiği ve büyük bir nimet olduğuna vurgu yapılmıştır. Kıyametin kopması, kıyamet sonrası yaşanacak dehşet hallerinden bahsedilip, insanların amellerine göre içinde bulunacağı gruplar anlatılmıştır.

Vakıa Suresi Faziletleri

Vâkıa sûresi, Resûl-i Ekrem'e diğer peygamberlere verilen ilâhî kitaplara Kur'an'dan tekabül eden sûre gruplarından fazla olarak inzâl edilen "mufassal" sûreler içinde yer alır. Abdullah b. Abbas'tan rivayet edildiğine göre Hz. Ebû Bekir, Resûlullah'a erken sayılacak bir yaşta saçlarına ak düşmesinin sebebini sorunca o da, "Beni Hûd, Vâkıa, Mürselât, Amme yetesâelûn ve İze'ş-şemsü küvvirat sûreleri ihtiyarlatmıştır" cevaben vermiştir (Tirmizî, "Tefsîr", 56/6; İbrâhim Ali es-Seyyid Ali Îsâ, s. 322). Bu sûrelerin ilkinin geçmiş peygamberlerin çetin mücadelelerinden, diğerlerinin kıyametin kopması ve âhiret hallerinden bahsetmesi dikkat çekicidir. Hz. Peygamber'in sabah namazlarında Vâkıa sûresini okuduğuna dair rivayet sahih kabul edilmiştir.

Vakıa Suresi Arapça Okunuşu

Bismillahirrahmanirrahim

1. İza veka'atilvaki'atu.

2. Leyse livak'atiha kazibetun.

3. Hafıdatun rafi'tun.

4. İza ruccetil'ardu reccen.

5. Ve bussetilcibalu bessen.

6. Ve fekanet hebaen munbessen.

7. Ve kuntum ezvacen selaseten.

8. Feashabulmeymeneti ma ashaulmeymeneti.

9. Ve ashabulmeş'emeti ma ashabulmeş'emeti.

10. Vessabikunessabikune.

11. Ulaikelmukarrabune.

12. Fiy cennatin na'ıymi.

13. Sulletun minel'evveliyne.

14. Ve kaliylun minel'ahıriyne.

15. 'ala sururin medunetun.

16. Muttekiiyne 'aleyha mutekabiliyne.

17. Yetufu 'aleyhim veldanun muhalledune.

18. Biekvabin ve ebariyka ve ke'sin min ma'ıynin.

19. La yusadda'une 'anha ve la yunzifune.

20. Ve fakihetin mimma yetehayyerune.

21. Ve lahmi tayrin mimma yeştehune.

22. Ve hurun 'ıynun.

23. Keemsalillu'luilmeknuni.

24. Cezaen bima kanu ya'melune.

25. La yesme'une fiyha lağven ve la te'siymen.

26. İlla kıylen selamen selamen.

27. Ve ashabulyemiyni ma ashabulyemiyni.

28. Fiy sidrin mahdudin.

29. Ve talhın mendudin.

30. Ve zıllin memdudin.

31. Ve main meskubin.

32. Ve fakihetin kesiyretin.

33. La maktu'atin ve la memnu'atin.

34. Ve furuşin merfu'atin.

35. İnna enşe'nahunne inşaen.

36. Fece'alnahunne ebkaren.

37. 'Uruben etraben.

38. Liashabilyemiyni.

39. Sulletun minel'evveliyne.

40. Ve sulletun minelahiriyne.

41. Ve ashabuşşimali ma ishabuşşimali.

42. Fiy semumin ve hamiymin.

43. Ve zıllin min yahmumin.

44. La baridin ve la keriymin.

45. İnnehum kanu kable zalike mutrefiyne.

46. Ve kanu yusırrune 'alelhınsil'azıymi.

47. Ve kanu yekulune eiza mitna ve kunna turaben ve 'ızamen einne lemeb'usune.

48. Eve abaunel'evvelune.

49. Kul innel'evveliyne vel'ahıriyne.

50. Lemecmu'une ila miykati yevmin ma'lumin.

51. Summe innekum eyyuheddallunelmukezzibune.

52. Leakilune min şecerin min zakkumin.

53. Femaliune minhelbutune.

54. Feşaribune 'aleyhi minelhamiymi.

55. Feşaribune şurbelhiymi.

56. Haza nuzuluhum yevmeddiyni.

57. Nahnu halaknakum felevla tusaddikune.

58. Efereeytum ma tumnune.

59. Eentum tahlukunehu em nahnulhalikune.

60. Nahnu kadderna beynekumulmevte ve ma nahnu bimesbukıyne.

61. 'Ala en nubeddile emsalekum ve nunşiekum fiy ma la ta'lemune.

62. Ve lekad 'alimtumunneş'etel'ula felevla tezekkerune.

63. Efereeytum ma tahrusune.

64. Eeentum tezre'unehu em nahnuzzari'une.

65. Lev neşa'u lece'alnahu hutamen fezaltum tefekkehune.

66. İnna lemuğremune.

67. Bel nahnu mahrumune.

68. Efereeytumulmaelleziy teşrebune.

69. Eentum enzeltumuhu minelmizni em nahnulmunzilune.

70. Lev neşa'u ce'alnahu ucacen felevla teşkurune.

71. Efereeytumunnarelletiy turune.

72. Eentum enşe'tum şecereteha em nahnul munşiune.

73. Nahnu ce'alnaha tezkireten ve meta'an lilmukviyne.

74. Fesibbıh bismi rabbikel'azıymi.

75. Fela uksimu bimevakı'ınnnucumi.

76. Ve innehu lekasemun lev ta'lemune 'azıymun.

77. İnnehu lekur'anun keriymun.

78. Fiy kitamin meknunin.

79. Lya yemessuhu illelmutahherune.

80. Tenziylun min rabbil'alemiyne.

81. Efebihazelhadiysi entum mudhinune.

82. Ve tec'alune rizkakum ennekum tukezzibune.

83. Felevla iza beleğatilhulkume.

84. Ve entum hıyneizin tenzurune.

85. Ve nahnu akrebu ileyhi minkum ve lakin la tubsırune.

86. Felevla in kuntum ğayre mediyniyne.

87. Terci'uneha in kuntum sadikıyne.

88. Feemma in kane minelmukarrebiyne.

89. Feravhun ve reyhanun ve cennetu na'ıymin.

90. Ve emma in kane min ashabilyemiyni.

91. Feselamun leke min ashabilyemiyni.

92. Ve emma in kane minelmukezzibiyneddalliyne.

93. Fenuzulun min hamiymin.

94. Ve tasliyetu cahıymin.

95. İnne haza lehuve hakkulyakıyni.

96. Fesebbih bismi rabbikel'azıymi.

 


Vakıa Suresi Türkçe Anlamı

Bismillâhirrahmânirrahîm

1. Kıyamet koptuğu zaman.

2. Onun vukuunu yalanlayacak hiç kimse yoktur.

3. O alçaltıcı, yükselticidir.

4. Yer şiddetle sarsıldığı zaman!

5. Dağlar parçalandığı zaman!

6. Dağılıp toz duman haline geldiği zaman!

7. Ve sizler üç sınıf olduğunuz zaman!

8. Sağın adamları, ne uğurludurlar onlar!

9. Solun adamları, ne uğursuzdurlar onlar!

10. Hayır yarışlarında tâ öne geçip kazananlar.

11. İşte onlar (Allah'a en çok) yaklaştırılmış olanlardır.

12. Naîm cennetindedirler.

13. Onların büyük bir kısmı eski ümmetlerdendir.

14. Bir kısmı da sonrakilerdendir.

15. Altın ve mücevherlerle işlenmiş tahtlar üzerindedirler.

16. Onların üzerine karşılıklı olarak yaslanırlar.

17. Etraflarında ölümsüz gençler dolaşır.

18. Akıp giden şarap kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle.

19. Bu şaraptan ne başları ağrıtılır ne de akılları giderilir.

20. Beğendikleri meyveler.

21. Canlarının çektiği kuş etleri.

22. Onlar için ceylan gözlü huriler vardır.

23. Gün görmemiş inciler gibi.

24. İşledikleri amellerine karşılık olarak.

25. Orada boş ve günaha sokacak bir söz duymazlar.

26. Sadece selâma karşılık selâm sözü işitirler.

27. Defterleri sağdan verilenler, ne mutlu o sağcılara!

28. Onlar dikensiz kirazlar,

29. Salkımları sarkmış muz ağaçları,

30. Uzamış gölgeler altındadırlar.

31. Çağlayarak akan sular kenarlarındadırlar.

32. Bol meyveler arasında,

33. Bitip tükenmeyen ve yasak da edilmeyen.

34. Ve yüksek döşekler üzerindedirler.

35. Biz onları (cennete giren kadınları) yepyeni bir yaratılışla yaratmışızdır.

36. Böylece onları hep bakire kızlar yapmışızdır.

37. Eşlerine düşkün ve hepsini bir yaşta nâzeninler kılmışızdır.

38. Bütün bunlar Ashab-ı yemin (sağcılar) içindir.

39. Onların bir çoğu önceki ümmetlerdendir.

40. Bir çoğu da sonrakilerdendir.

41. Amel defterleri soldan verilenler! Onlar ne uğursuzdurlar!

42. İnsanın içine işleyen ateşin alevi ve kaynar su içindedirler.

43. Onlar kapkara dumandan bir gölge altındadırlar.

44. Ki ne serindir, ne de hoş!

45. Çünkü onlar bundan önce (dünyada iken) varlık içinde şımartılmışlardı.

46. Büyük günah işlemekte direnir dururlardı.

47. Ve diyorlardı ki: "Öldüğümüzde, toprak ve kemik yığını olduğumuzda mı, biz mi tekrar dirileceğiz?"

48. "Önce gelip geçmiş atalarımız da mı?"

49. De ki: "Hem öncekiler, hem sonrakiler."

50. "Bilinen bir günün belli vaktinde mutlaka toplanacaklardır."

51. Sonra siz ey sapıklar, yalanlayıcılar!

52. Doğrusu siz zakkum ağacından yiyeceksiniz.

53. Karınlarınızı onunla doyuracaksınız.

54. Üzerine de kaynar su içeceksiniz.

55. Hem de susamış develerin suya saldırışı gibi içeceksiniz.

56. Ceza gününde işte onlar böyle ağırlanacaklardır.

57. Ey inkâr edenler! Sizi biz yarattık. Hâlâ tasdik etmeyecek misiniz?

58. Gördünüz mü (rahimlere) akıttığınız meniyi?

59. Onu (siz mi düzgün bir insan sûretine getirip) yaratıyorsunuz, yoksa yaratanlar biz miyiz?

60. Aranızda ölümü takdir eden biziz ve biz önüne geçilebileceklerden değiliz.

61. Sizi ortadan kaldırıp da sizin yerinize benzerlerinizi getirmeye ve sizi bilmeyeceğiniz bir biçimde yaratmaya da gücümüz yeter.

62. Her halde ilk yaratılışınızı bilirsiniz, (fakat tekrar yaratılacağınızı) düşünmeli değil misiniz?

63. Şimdi bana ekmekte olduğunuz (tohum işini) haber verin!

64. Onu yerden siz mi bitiriyorsunuz, yoksa bitirenler biz miyiz?

65. Eğer isteseydik onu (o ekini tohumsuz) bir ot kırıntısı yapardık da siz şaşakalırdınız.

66. (O zaman şöyle derdiniz): "Doğrusu biz çok zarara uğratıldık."

67. "Hatta umduğumuzdan mahrum kaldık."

68. İçmekte olduğunuz suyu da söyleyin bana!

69. Onu buluttan indiren siz misiniz, yoksa indirenler biz miyiz?

70. Eğer dileseydik, onu (içilmeyecek) tuzlu bir su yapardık. Hâlâ şükretmez misiniz?

71. Söyleyin şimdi bana, çakmakta olduğunuz ateşi!

72. Onun ağacını siz mi yarattınız, yoksa biz miyiz yaratan?

73. Biz onu bir ibret ve çöl yolcuları için bir fayda yaptık.

74. Çok büyük olan Rabbinin adını tesbih et!

75. Hayır! Yıldızların yerleri üzerine andolsun ki!

76. Bu, eğer bilirseniz, gerçekten büyük bir yemindir.

77. Muhakkak ki o, elbette çok şerefli bir Kur'an'dır.

78. Koruma altında olan bir kitaptadır.

79. Temizlenmiş olanlardan başkası ona el süremez.

80. Âlemlerin Rabbinden indirilmiştir.

81. Şimdi siz bu sözü mü küçümsüyorsunuz?

82. Rızkınıza karşılık şükrü, onu yalanlamakla mı yerine getiriyorsunuz?

83. Can boğaza dayandığında,

84. Siz (o can çekişen kimseye) bakar durursunuz.

85. Biz ona sizden yakınız, fakat siz görmezsiniz.

86. Eğer siz hesap ve ceza görmeyecekseniz,

87. Onu (çıkmak üzere olan canı) geri çevirsenize! İddiânızda doğru sözlü iseniz.

88. O (ölen kişi Allah'a) yaklaştırılanlardan ise,

89. Ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti var.

90. Eğer sağcılardan ise,

91. "Ey sağcı! Sağcılardan sana selâm!" denir.

92. Amma yalanlayıcı sapıklardan ise,

93. İşte ona kaynar sudan bir ziyafet,

94. Ve cehenneme atılma vardır.

95. Kesin gerçek budur işte.

96. Çok büyük olan Rabbinin adını tesbih et!

 

 

 

Kaynak:
https://www.cubbeliahmethoca.com.tr/tr/sohbetler/kisa-sohbetler/vaki-a-suresini-rufai-hazretleri-nin-su-duasiyla-birlikte-okuyan-parayi-koyacak-yer-bulamaz--93875
Dua'nın latin harfleri ile okunuşu yorum bölümünde var.

Sosyal Medya Hesapları: Web Site :
https://www.cubbeliahmethoca.com.tr
Youtube : http://www.youtube.com/cubbeliahmethoca
Facebook : http://www.facebook.com/cubbeliahmethoca
Twitter : http://www.twitter.com/c_ahmethoca
Instagram : http://www.instagram.com/cubbeliahmet...

13 yorum:

  1. Arapça bilmiyorum,latin harfleriyle yazılışını sedakatzinnet55@outlook.com adresime gönderirseniz sevinirim,saygılar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazının devamına ekledim. Oradan okuyabilirsiniz.

      Sil
  2. Rufai hz turkce duasini VAKIANIN ARKASINDAN OMUNUCAK cakmak-1907@hotmail.com meilime ALLAH RIZASI ICIN GONDERIN LUTFEN BIR TURLU BULAMADIM

    YanıtlaSil
  3. Duanın letin harflerle okunuşu.
    Bismillahirrahmanirrahıym.
    Allahume salli ala seyyidina muhammedin ve ala alihi sahbihi ve sellim Allahümme inni es’elüke bi ma âkıdil’izzi min ar’şike ve bi müntehâr-rah’meti min kitâbike ve bismikel a’zami ve bismikel azimi ve bismikel ala bi bikelimâtiket-tâmmâtilleti lâ yücâvizuhünne berrun ve lâ fâcirun. Ve bi işragi vechike En’tusalleye alâ seyyidina Muhammedin ve alihi ve sahbihi ve tüsellime ve en tühti yeni rızkan helâlan tayyiben ya taliben ğayra matlubin ve ya Yâ ğâliben ğayra mağlûbin Yâ vesial mağ’firati. Ya razzegassega leyni ve ya hayrannasirine Allahümme in kâne rızkî fîs-semâi fe en’zil’hü ve in’kâne fil ardi fe ah’ric’hü ve in’kâne beîden fe karrib’hü ve in’kâne asiran feyessir’hü ve in’kâne kalîlan fe kessir’hü ve in’kâne kesıran fe bârik lî fîhi. Allahümec’al’ yedeyyel’ül ya bil ihta i ve lâ tec’al’le yedeyyes-süf’la bil istitai Yâ fettâhu Yâ Rezzâku ya kerimü Yâ alîmü Allahumme sehhirli rizki vasimli minel hirdi vetteabi fi talebihi ve minettetbiri vel hileti fi tahsilihi ve mineş şühhivel buhli bade husulihi Allahume tevvelle emri bi zatike vela tekilni ila nefsi tarfete aynin vela egallemin zalike vàhtini ila siratikel mustâkimi siratillahillezi le humafissemaveti ve ma fil ârdi ela ilallahü tesirul ümurü ve sallahu ala seyyina muhhamedin ve ala alihi sahbihi ve ecmaine ve selamun alel mürseline vel hamdulilahi rabbel alemin
    sayfaya ekliyorum

    YanıtlaSil
  4. arapcasi ve latincesi uymuyor. kontrol edin

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Latin harflarini kaldırdım.
      teşekkürler.
      Selamalr

      Sil
  5. Latin harflarle okunuşu dorumu acaba yorumlarda uymuyor yazmışlar.

    YanıtlaSil
  6. Vakıa suresinden sonra okunacak duanın Türkçe Mealini okuyabilirsiniz. Duanın latin harfli olan kısmını kaldırmıştım.
    Burada sadece arapça metni var.
    --------------------------------------
    Vakıa Suresinin Latin harfi ile okunuşu var.
    Selamlar.
    ---------------------------------------------

    YanıtlaSil
  7. Sa hocam artık vakti geldi Latince yazın okuyalım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Türkçe mealinden okunabilir. Türkçe Meali okuyun. Latin Harflari var ama bende yanlış bir şey olmasın diye kaldırdım. Buraya ekliyorum.
      “Bismillahirrahmanirrahıym. Allahümme innî es’elüke bi ma âkıdil’izze min ar’şike ve müntehâr-rah’meti min kitâbike ve bismikel a’zami ve bicemî’i esmâ’ikel hüs’nâ ve bikelimâtiket-tâmmâtil mübârekâtilletî lâ tücâvizuhünne birrun ve lâ fâcirun. En’tusalleye alâ seyyidina Muhammedin ve en’terzukanî ilmen nâfian ve rızkan vâsian helâlen tayyiben min ğayri kedden Yâ ğâliben ğayra mağlûbin ğalleb’nî alâ a’dâiy Yâ vâsial mağ’firati. Iğfir lenâ yâ rezzâku-sekaleyni urzuk’nâ. Allahümme in kâne rızkî fîs-semâi fe en’zil’hü ve in’kâne fil ardi fe ah’ric’hü ve in’kâne beîden fe karreb’hü ve in’kâne asîren feyesser’hu ve in’kâne kalîlen fe kesser’hü ve in’kâne kesîran fe bârik lî fîhi. Allahümec’al’li yedel’ul’yâ ve lâ tec’al’lî yedes-süf’le. Yâ fettâhu Yâ Rezzâku Yâ alîmu if’tah’lenâ ve en’te hay’rul fâtihîne ver’zuk’nâ ve en’te hay’rur-razıkîn. Allahümme in’kün’tü fî ümmel’kitâbi şakıyyen mah’rûmen ve mük’teran aleyye rız’kî fem’hu min ümmel’kitâbi şekâvetî ve hir’mânî ve ik’târi rız’kî. Vek’tüb’nî seîden mer’zûkan muvaffakan bil’hayrâti inneke karîbun mucîbüd-daavâti birah’metike yâ er’hamer-rahimîn.”

      Sil
  8. Selamün aleyküm! 40 gün vakie süresi ile yorumlara bıraktığınız duayımı 41 kere okumalı yoksa vakia süresinimi yoksa her ikisinide 41 kere okumalımı lütfen hızlı cevaplarsanız sevinirim

    YanıtlaSil
  9. Aleyküm Selam.
    Kaynak kitabımı bulamadım. Bu yazıdan
    Benim anladığım kadarı ile 40 Vakıa suresi okuyup ardından dua okunacak.
    Kaynak kitabı bulunca buradan yazarım.
    Selamlar.

    YanıtlaSil
  10. Bu linkte orjinal açıklama var.
    https://cubbeliden.blogspot.com/2020/09/vaka-suresini-rufai-hazretlerinin-su.html
    Sizin terkipte dua yok.
    Rufâî Hazretleri'nin okuduğu dua rivayet diyor.
    Birde siz okursunuz ona göre orta bir yol bulursunuz.
    Selamlar

    YanıtlaSil