İŞLERE KOLAYLIK, KALBE FERAHLIK, ÖMRE BEREKET VE GÜNAHLARA MAĞFİRET KAZANDIRAN SALAT-Ü SELAMLAR
Meşayıhtan bazı zatların beyanı vechile; her kim bunu (aşağıda zikredilecek salat-ü selamları) günde bir kere dahi okusa, onun işlerine kolaylık, kalbine ferahlık, yoluna nur (ışık), ömrüne bereket, günahlarına mağfiret, sevabına ziyadelik olur. Bunun vesilesiyle sınırsız ve hadsiz olarak Allâh-u Te'âlâ'nın fazlına nail olur. Bu salevatı itikad ederek öğrenene, ona değer verene ve öğretene Allâh-u Te'âlâ öyle bereketler ihsan eder ki onun sebebiyle uzun süreli ganimetlere nail olur. [Teysîr ibni Muhammed, el-Künûzü'l-Muhammediyye, sh:172]
Bahsedilen salevat siğası şöylecedir:
"E's-salâtü ve's-selâmü 'aleyke yâ Rasûlallâhi! E's-salâtü ve's-selâmü 'aleyke yâ efdale (kh)alkillâhi! E's-salâtü ve's-selâmü 'aleyke yâ kâmile'n-nûri! E's-salâtü ve's-selâmü 'aleyke yâ nûran min nûrihî! E's-salâtü ve's-selâmü 'aleyke yâ men mevlâhüllâhü ve Cibrîlü ve sâlihu'l-mü'minîne ve'l-melâiketü be'ğde zâlike zahîrun! E's-salâtü ve's-selâmü 'aleyke ve 'alâ âlike ve sahbike salâten tüncînâ mine's-sübûri ve teğmürunâ bi'l-mebâhici ve'l-hubûri dâimeten devâme vücûdillâhi, si'ate fedlillâhi ve hilmillâhi ve 'ilmillâhi ve 'afvillâhi ve 'izzillâhi ve vücûdillâhi ve zinete lâ ilâhe illallâhü Muhammedün rasûlüllâhi ve bismillâhi ve mâşâallâhü ve sübhanallâhi ve'l-hamdülillâhi vallâhü ekberu ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhi"
اَصَّلَاةُ وَ السَّلَامُ عَلَيْكَ يَا رَسُولَ اللهِ! اَصَّلَاةُ وَ السَّلَامُ عَلَيْكَ يَا أَفْضَلَ خَلْقِ اللهِ! اَصَّلَاةُ وَ السَّلَامُ عَلَيْكَ يَا كَامِلَ النُّورِ! اَصَّلَاةُ وَ السَّلَامُ عَلَيْكَ يَا نُورًا مِنْ نُورِهِ! اَصَّلَاةُ وَ السَّلَامُ عَلَيْكَ يَا مَنْ مَوْلَاهُ اللهُ وَ جِبْرِيلُ وَ صَالِحُ الْمُؤْمِنِينَ وَ الْمَلَائِكَةُ بَعْدَ ذَالِكَ ظَهِيرٌ! اَصَّلَاةُ وَ السَّلَامُ عَلَيْكَ وَ عَلَى آلِكَ وَ صَحْبِكَ صَلَاةً تُنْجِينَا مِنَ الثُّبُورِ وَ تَغْمُرُنَا بِا الْمَبَاهِجِ وَ الْحُبُورِ دَائِمَةً دَوَامَ وُجُودِ اللهِ، سِعَةَ فَضْلِ اللهِ وَ حِلْمِ اللهِ وَ عِلْمِ اللهِ وَ عَفْوِ اللهِ وَ عِزِّ اللهِ وُجُودِ اللهِ وَ زِنَةَ لَا إِلَهَ إِلَّا اللهُ مُحَمَّدٌ رَسُولُ اللهِ وَ بِسْمِ اللهِ وَ مَا شَاءَ اللهُ وَ سُبْحَانَ اللهِ وَ الْحَمْدُ للهِ وَ اللهُ أَكْبَرُ وَ لَا حَوْلَ وَ لَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللهِ
"Salat-ü selam senin üzerine olsun ey Allâh-u Te'ala'nın elçisi! Salat-ü selam senin üzerine olsun ey mahlukatın en hayırlısı! Salat-ü selam senin üzerine olsun ey mükemmel nur sahibi! Salat-ü selam senin üzerine olsun ey Allâh'ın nurundan yarattığı özel nur sahibi! Salat-ü selam senin üzerine olsun ey o zat ki; dostu Allâh'dır, Cibrîl'dir, salih müminlerdir ardından meleklerde zahir(destekçi)dir.
Allâh-u Te'ala'nın varlığının devamıyla daim olan, Allâh-u Te'âlâ'nın lütuflarının, Allâh-u Te'âlâ'nın hılminin, Allâh-u Te'ala'nın affının, Allâh-u Te'âlâ'nın izzetinin ve Allâh-u Te'âlâ'nın varlığının genişliği kadar engin olan, 'Lâ ilâhe illallâh, Muhammedün Rasûlullâh' kelimesinin ve 'Bismillâh, mâ şâ allâh, sübhanellâh, elhamdülillâh, allâhü ekber ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh' zikirlerinin ağırlığı kadar yüce olan bir salat ile salat-ü selam senin, ehl-i beytinin ve ve ashabının üzerine olsun. Bu öyle bir salat olsun ki bizi bütün tehlikelerden kurtarsın ve bizi sürurlara ve sevinçlere boğsun. Âmîn!"
Kaynak : Alıntı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder