4 Nisan 2023 Salı

Ramazân-ı Şerîf'te İftâr Duâları

 

Ramazân-ı Şerîf'te İftâr Duâları

Oruçlunun iftar vakti duâsı kabul olunacağından, o saatte duâ etmesi de sünnettir. Nitekim İbnü Ömer (Radıyallâhu Anhümâ)dan rivâyet edildiğine göre: “Rasûlüllâh (Sallellâhu Aleyhi ve Sellem) iftâr ederken:

«ذَهَبَ الظَّمَأُ وَابْتَلَّتِ الْعُرُوقُ وَثَبَتَ الْأَجْرُ إِنْ شَاءَ اللّٰهُ.»

‘Susuzluk gitti, damarlar ıslandı, inşâallâh ecir sâbit oldu.’ derdi.” (Ebû Dâvûd, es-Sünen, es-Sıyâm:22, rakam:2357, sh:343)

***

Muâz ibnü Zühre (Radıyallâhu Anh)dan rivayete göre: “Rasûlüllâh (Sallellâhu Aleyhi ve Sellem) iftâr ettiğinde:

«اَللّٰهُمَّ لَكَ صُمْتُ وَعَلٰى رِزْقِكَ أَفْطَرْتُ.»

‘Ey Allâh! Senin için oruç tuttum ve senin rızkınla iftâr ettim.’ derdi.” (Ebû Dâvûd, es-Sünen, es-Sıyâm:22, rakam:2358, sh:343)

***

İbnü Abbâs (Radıyallâhu Anhümâ)dan gelen rivâyette ise Rasûlüllâh (Sallellâhu Aleyhi ve Sellem) iftar vakti şöyle duâ ederdi:

"اَللّٰهُمَّ لَكَ صُمْنَا وَعَلٰى رِزْقِكَ أَفْطَرْنَا فَتَقَبَّلْ مِنَّا إِنَّكَ أَنْتَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ.»

“Ey Allâh! Senin için oruç tuttuk. Rızkınla iftâr ettik. Öyleyse bizden kabûl et, çünkü ziyâde işiten ve hakkıyla bilen Sensin, ancak Sen.” (İbnü’s-Sünnî, ‘Amelü’l-yevmi ve’l-leyle, rakam:479, 2/417; en-Nevevî, el-Ezkâr, rakam:547, 1/190)

***

Yâ Azîm İftar Duâsı

Enes (Radıyallâhu Anh)dan rivâyet edilen bir hadîs-i şerîfte Rasûlüllâh (Sallellâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: “Herhangi bir Müslüman oruç tutar da, iftar ânında:

«يَا عَظِيمُ يَا عَظِيمُ! أَنْتَ إِلٰهِي لاَ إِلٰهَ غَيْرُكَ، اِغْفِرْ لِي الذَّنْبَ الْعَظِيمَ، فَإِنَّهُ لَا يَغْفِرُ الذَّنْبَ الْعَظِيمَ إِلَّا الْعَظِيمُ.»

‘Ey büyük (Allâh)! Ey büyük (Allâh)! Benim İlâhım ancak Sensin. Senden başka hiçbir ilâh yoktur. 

Benim için büyük günahlarımı bağışla, zîrâ şu muhakkak ki büyük günahı (Senin gibi) Büyükten başkası mağfiret edemez.’ derse, mutlakā annesinin kendisini doğurduğu gündeki gibi günahlarından sıyrılır.

Bunu çocuklarınıza öğretin, zîrâ muhakkak bu Allâh-u Te‘âlâ’nın ve Rasûlü’nün sevdiği bir kelimedir. Allâh-u Te‘âlâ bununla (duâ edenin) dünyâ ve âhiret işlerini yoluna koyar. (İbnü ‘Asâkir, Târîhu Medîneti Dimeşk, rakam:6761, 54/238; ‘Alî el-Müttakî, Kenzü’l-‘ummâl, rakam:24400, 8/614; ‘Alî el-Üchûrî, Fezâilü şehri Ramazân, sh:128)

***

Büyük sahâbî Abdullâh ibnü Amr ibni’l-Âs (Radıyallâhu Anhümâ) iftâr açarken şu duâyı yapardı:

«اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ بِرَحْمَتِكَ الَّتِي وَسِعَتْ كُلَّ شَيْءٍ أَنْ تَغْفِرَ لِي ذُنُوبِي.»

“Ey Allâh! Her şeyi kaplayan rahmetinle benim için günahlarımı bağışlamanı diliyorum.” (İbnü Mâce, es-Sünen, es-Sıyâm:48, rakam:1753, 1/557; İbnü’s-Sünnî, ‘Amelü’l-yevmi ve’l-leyle, rakam:480, 2/419)

***

Ebu’l-Âliye (Radıyallâhu Anh) şöyle demiştir: “İftâr vakti her kim:

«اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذِي عَلاَ فَقَهَرَ وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذِي نَظَرَ فَخَبَرَ وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذِي مَلَكَ فَقَدَرَ وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذِي يُحْيِي الْمَوْتٰى.»

‘Bütün hamdler, yüce olan ve kahreden (dilediğini zorla da olsa yaptıran) Allâh-u Te‘âlâ’ya mahsustur. Bütün hamdler, (her şeyi) görüp bilen Allâh-u Te‘âlâ’ya âittir. Bütün hamdler, (her şeye) sâhip olan ve gücü yeten Allâh-u Te‘âlâ’ya mahsustur. Bütün hamdler, ölüleri dirilten Allâh-u Te‘âlâ’ya mahsustur.’ derse, anasının onu doğurduğu günkü gibi günahlarından çıkar.” (Abdülkādir el-Geylânî, el-Ğunye, 1/335)

Artık bunca müjdeyi duyan oruçlu kul, oruç saatlerini, özellikle de günahlarının dahî yazılmadığı iftâra yakın anlarını zikir ve duâ ile değerlendirmelidir.

Nitekim Enes (Radıyallahu Anh)dan rivâyet edilen bir hadîs-i şerîfte Rasûlüllâh (Sallellâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: “Şüphesiz ki Allâh-u Azze ve Celle hafaza (yazıcı) meleklerine: ‘Oruçlu kullarıma ikindiden sonra bir günah yazmayın.’ diye vahyeder.” (el-Hatîb, Târîhu Bağdâd, rakam:4203, 8/99; ‘Alî el-Müttakî, Kenzü’l-‘ummâl, rakam:23640, 8/456; ‘Ömer en-Nesefî, el-Kand fî zikri ‘ulemâi Semerkand, sh:376, terceme rakamı:628)

 

Kaynak : Cübbeli Ahmet Hoca Efendi Resmi web Sitesi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder