İmâm-ı Gazâlî (Rahimehullâh) beyanı vechile; her gecenin ve her günün müstakil bir namazı vardır.
PAZARTESİ GECESİ (Pazarı Pazartesiye Bağlayan Gece) NAMAZI
Enes (Radıyallâhu Anh)dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Rasûlullâh ﷺ şöyle buyurmuştur:
"Her kim pazartesi gecesi dört rekat kılar.
Birinci rekatta Fâtiha'dan sonra on kere İhlâs Suresi, ikinci rekatta Fâtiha'dan sonra yirmi kere İhlâs Suresi, üçüncü rekatta Fâtiha'dan sonra otuz kere İhlâs Suresi ve dördüncü rekatta Fâtiha'dan sonra kırk kere İhlâs Suresi okur.
Namaz bitince selam verir ve yetmiş beş kere İhlâs Suresi okur, daha sonra: "Rabbiğfir lî ve li vâlideyye"
رَبِّ اغْفِرْ لِي وَ لِوَالِدَيَّ
diyerek kendisi ve anne babası için Allâh-u Te'âlâ'dan yetmiş beş defa af diler, ardından yetmiş beş defa da Rasûlullâh ﷺe salevat getirir de sonra Allâh-u Te'âlâ'dan dileğini isterse o kişinin isteğini vermesi Allâh-u Te'âlâ üzerine (bir lütf-u ilahi olarak) hak olur."
Bu namaza hacet namazı da denir. [İmâm-ı Gazâlî, el-İhyâ, 1/576-577; Zebîdî, el-İthâf, 3/379]
PAZARTESİ GÜNÜ NAMAZI
Câbir (Radıyallâhu Anh)dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Rasûlullâh ﷺ şöyle buyurmuştur: "Pazartesi günü güneş yükselince (güneşin doğmasından en az kırk beş dakika geçtikten sonra) iki rekat namaz kılıp her rekatta bir Fâtiha, bir Âyete'l-Kürsî, birer kere de İhlâs ve Felak-Nas surelerini okuyan bir kimse, selam verdiğinde de on defa istiğfar edip, on defa da Rasûlullâh ﷺe salevat-ı şerife getirirse, Allâh-u Te'âlâ onun bütün günahlarını affeder."
Enes ibni Mâlik (Radıyallâhu Anh)dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur: "Her kim pazartesi günü on iki rekat namaz kılıp her rekatta Fâtiha ve Âyete'l-Kürsî'yi bir defa okur, bitirince de İhlâs Suresi'ni on iki kere okursa kıyamet günü kendisine: 'Felan oğlu felan nerededir? Kalksın ve Allâh-u Te'âlâ'dan kendisine mahsus olan sevabı alsın!' diye nida edilir.
Kendisine verilen ilk mükafat bin hulle olacaktır. Sonra başına bir taç konularak kendisine: 'Haydi cennete gir!' denilir. Cennete girdiğinde kendisini yüz bin melek karşılar, bu meleklerin her birisinin yanında birer hediye vardır, böylece onlar parıl parıl parlayan nurdan yapılmış bin köşkünü gezinceye kadar ona eşlik ederler." [İmâm-ı Gazâlî, el-İhyâ, 1/577-578; Zebîdî, el-İthâf, 3/374]
Kaynak : Alıntı
"Her kim pazartesi gecesi dört rekat kılar.
Birinci rekatta Fâtiha'dan sonra on kere İhlâs Suresi, ikinci rekatta Fâtiha'dan sonra yirmi kere İhlâs Suresi, üçüncü rekatta Fâtiha'dan sonra otuz kere İhlâs Suresi ve dördüncü rekatta Fâtiha'dan sonra kırk kere İhlâs Suresi okur.
Namaz bitince selam verir ve yetmiş beş kere İhlâs Suresi okur, daha sonra: "Rabbiğfir lî ve li vâlideyye"
رَبِّ اغْفِرْ لِي وَ لِوَالِدَيَّ
diyerek kendisi ve anne babası için Allâh-u Te'âlâ'dan yetmiş beş defa af diler, ardından yetmiş beş defa da Rasûlullâh ﷺe salevat getirir de sonra Allâh-u Te'âlâ'dan dileğini isterse o kişinin isteğini vermesi Allâh-u Te'âlâ üzerine (bir lütf-u ilahi olarak) hak olur."
Bu namaza hacet namazı da denir. [İmâm-ı Gazâlî, el-İhyâ, 1/576-577; Zebîdî, el-İthâf, 3/379]
PAZARTESİ GÜNÜ NAMAZI
Câbir (Radıyallâhu Anh)dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Rasûlullâh ﷺ şöyle buyurmuştur: "Pazartesi günü güneş yükselince (güneşin doğmasından en az kırk beş dakika geçtikten sonra) iki rekat namaz kılıp her rekatta bir Fâtiha, bir Âyete'l-Kürsî, birer kere de İhlâs ve Felak-Nas surelerini okuyan bir kimse, selam verdiğinde de on defa istiğfar edip, on defa da Rasûlullâh ﷺe salevat-ı şerife getirirse, Allâh-u Te'âlâ onun bütün günahlarını affeder."
Enes ibni Mâlik (Radıyallâhu Anh)dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur: "Her kim pazartesi günü on iki rekat namaz kılıp her rekatta Fâtiha ve Âyete'l-Kürsî'yi bir defa okur, bitirince de İhlâs Suresi'ni on iki kere okursa kıyamet günü kendisine: 'Felan oğlu felan nerededir? Kalksın ve Allâh-u Te'âlâ'dan kendisine mahsus olan sevabı alsın!' diye nida edilir.
Kendisine verilen ilk mükafat bin hulle olacaktır. Sonra başına bir taç konularak kendisine: 'Haydi cennete gir!' denilir. Cennete girdiğinde kendisini yüz bin melek karşılar, bu meleklerin her birisinin yanında birer hediye vardır, böylece onlar parıl parıl parlayan nurdan yapılmış bin köşkünü gezinceye kadar ona eşlik ederler." [İmâm-ı Gazâlî, el-İhyâ, 1/577-578; Zebîdî, el-İthâf, 3/374]
Kaynak : Alıntı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder